Mahkeme, Martı TAG’ın Serbest Kullanımına Karar Verdi!

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi tarafından, Martı lehine önemli bir karar alındı. Bu karar, Martı ve Taksiciler Odası arasında yaklaşık iki buçuk yıl süren bir hukuki mücadelenin sonucunu belirliyor. Mahkemenin verdiği karara göre, Martı TAG ismi altında hizmet veren uygulamanın serbest bir şekilde kullanılmasına devam edilecektir.
Böylelikle, İstanbul Taksiciler Odası tarafından Martı TAG’ın kapatılmasına yönelik yapılan başvuru, mahkeme tarafından reddedilmiş oldu. İstinaf mahkemesinin bu kararına dayanarakın önemli gerekçeleri bulunmakta.
Mahkeme, yerel mahkemenin mevcut kararını bir dizi madde ile hatalı buldu. Bu gerekçeler arasında öne çıkanlar şunlardır:
- Martı’nın itiraz ve savunmalarının yeterince incelenmediği ve raporlara yansıtılmadığı,
- Bilirkişi raporlarının eksik ve çelişkili olduğu,
- Alanında uzman kişilerden rapor alınmadığı ve davanın tam olarak aydınlatılmadığı,
- Tarafların eşitliği ilkesine uyulmadığı ve Martı’nın savunma hakkının ihlal edildiği,
- İdare mahkemelerinin Martı TAG lehine verdiği kararların göz ardı edildiği,
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden (İBB) alınması gereken cevap beklenmeden karar verildiği için Martı’nın hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği,
- Martı’nın dava dosyasına sunduğu uzman görüşlerinin dikkate alınmadığı.
Mahkeme, yukarıda belirtilen eksikliklerin çözülmeden, haksız rekabetin tespit edilemeyeceğine dikkat çekerek, daha önceki verilen erişim engeli kararını bozdu. Bu durum, Martı için büyük bir kazanım oldu ve şirketin işletme modelinin sürdürülmesi yolunu açtı. Şirketin uygulamasının geleceği üzerine yapılan tartışmalar, mahkeme kararının ardından yeni bir yön kazanacak gibi gözükmekte.
Mahkeme tarafından verilen bu karar, sadece Martı için değil, aynı zamanda haksız rekabet uygulamalarını da sorgulayan bir süreç başlatma potansiyeline sahip. Diğer sektörlerde de benzer sorunların yaşandığı göz önüne alındığında, mahkemenin ilerleyen günlerdeki kararları önemli bir örnek teşkil edebilir. Özellikle dijital platformların büyüyen etkisi, yerel yönetimlerle rekabet eden yeni iş modelleri için kritik bir dönemeçten geçiyor.
Son olarak, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin bu kararı, hukukun üstünlüğü ve adil yargılama ilkelerinin uygulanmasının önemini bir kez daha öne çıkarmış oldu. Martı gibi dijital hizmet sunan şirketlerin, varlıklarını sürdürebilmeleri için adaletin sağlanması hayati bir önem taşıyor. Bu gelişmelerin ardından, teknoloji ve iletişim sektörlerinde daha geniş yankılar uyandırması bekleniyor.