Gündem

Deyrizor Kontrolü: HTŞ’den Stratejik Hamle!

Suriye’deki mevcut çatışmalar, Beşar Esad yönetiminin devrilmesi amacıyla faaliyet gösteren İslamcı grup Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) tarafından önemli bir hamle ile derinleşti. HTŞ, 10 Aralık gecesi ülkenin doğusundaki petrol zengini Deyrizor kentinin kontrolünü ele geçirdi. HTŞ komutanlarından Hasan Abdul-Gani, “Güçlerimiz Deyrizor kentinin tamamını ele geçirdi” diyerek bu önemli gelişmeyi duyurdu.

İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), HTŞ’nin Deyrizor’u ele geçirmesi ile birlikte, kentin kontrolünü elinde bulunduran Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) başka bölgelere çekildiği bilgisini paylaştı. SDG bünyesinde yer alan Deyrizor Askeri Konseyi, daha önce Esad güçlerine karşı bir taarruz başlatmıştı ve bu durum bölgede gerilimi artırdı. SDG, Fırat Nehri’nin doğusunda bulunan bazı yerleşim yerlerini Esad güçlerinden alarak kontrol alanlarını genişletmişti.

Amerikan Askerleri Bölgeden Çekilmeyecek

SDG kontrolü altındaki bölgede, Suriye’nin petrol yataklarının büyük kısmına ev sahipliği yapan alanlarda, DEAŞ karşıtı koalisyon görevleri kapsamında yaklaşık 900 Amerikan askeri bulunuuyor. Pentagon, SDG’nin taarruzuna geçtiği 3 Aralık’ta, ABD’nin bölgedeki güçlerine yönelik gelen tehditler karşısında hava saldırıları düzenledi. ABD Başkanı Joe Biden, 8 Aralık’ta yaptığı açıklamada, Amerikan askerlerinin bölgede kalacağını ve ABD ile SDG arasındaki ortaklığın süreceğini ifade etti.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı General Michael Erik Kurilla, 10 Aralık’ta Suriye’nin çeşitli bölgelerinde SDG güçleri ile bir araya geldi. CENTCOM’un açıklamasında, Kurilla’nın, “IŞİD’in mevcut durumu istismar etmesini önlemeye yönelik” çabalar hakkında bilgi aldığı belirtilmiştir. Uzmanlar, ABD’nin Suriye’nin kuzeydoğusunu sadece petrol açısından değil, aynı zamanda Irak’a geçiş güzergahı olması sebebiyle de önemli bulduğunu vurgulamaktadır.

HTŞ-SDG İlişkileri Nasıl Olacak?

Şam’ın kontrolünün kaybedilmesiyle birlikte HTŞ’ye yakın isimler arasında bir geçiş hükümeti kurulması planlanırken, SDG kontrolündeki kuzeydoğu bölgesinin geleceği de tartışmaların odağı haline geldi. HTŞ ve müttefikleri, Suriye’nin kuzeyindeki harekatları sırasında SDG’nin omurgasını oluşturan ve Türkiye tarafından terörist grup olarak tanınan Halk Koruma Birlikleri (YPG) güçleriyle çatışmaların dışında kalmaya özen gösterdi. Halep’te ise YPG güçleri, HTŞ ile diyalog kurarak çoğunluğunu Kürtlerin oluşturduğu mahallelerden çekilme niyetlerini duyurdu.

Deyrizor’da benzer bir stratejinin izlenip izlenmeyeceği henüz netlik kazanmadı. SDG’nin siyasi yapısını oluşturan Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) eski eş genel başkanı Salih Müslim, BBC Türkçe’ye verdiği demeçte, “HTŞ bize bir adım atarsa biz iki adım atarız” şeklinde yorumda bulunarak, durumun ilerleyen dönemlerde nasıl şekilleneceğine dair ipuçları sundu. Bu durum, Suriye’nin geleceği açısından kritik bir öneme sahip olacak ve tüm taraflar için belirsizlik devam edecektir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu