Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric, yaptığı günlük basın toplantısında Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Paris İklim Anlaşması’ndan ayrılma kararını duyurdu. Dujarric, ABD’nin 27 Ocak 2026 itibarıyla Paris İklim Anlaşması’na taraf olmaktan resmen çıkacağını BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e iletilen bir mektup ile belirttiğini açıkladı. Bu durum, iklim değişikliğiyle mücadelede küresel iş birliği açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
BM Sözcüsü Dujarric, ABD’nin 2015 yılında imzalanan bu önemli anlaşmadan daha önce de 4 Kasım 2020 tarihinde çekilme kararı aldığını hatırlattı. Bu tarihte, dönemin başkanı Donald Trump, anlaşmadan çekilme sürecini başlatmıştı. Ancak, Joe Biden’ın başkanlık koltuğuna oturmasının ardından, 2021 yılında ABD tekrar Paris İklim Anlaşması’na katılma kararı almıştı. Bu olay, Biden yönetiminin iklim değişikliği konusundaki taahhütlerini ve uluslararası iş birliğine verdiği önemi vurgulamaktadır.
Dujarric, BM’nin Paris İklim Anlaşması’na ve küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefine olan desteğini sürdürmeye devam edeceğini belirterek, bu amacı gerçekleştirmek için küresel dayanışmanın gerekliliğini vurguladı. Özellikle iklim krizi ile mücadelede tüm uluslararası toplumun katkısının önemli olduğunun altını çizdi.
ABD’nin Paris İklim Anlaşması’ndan ayrılma kararı, Donald Trump’ın 2017 yılında başkanlık görevine başlamasıyla ilgiliydir. Trump, iklim değişikliği konusunda daha az müdahaleci bir yaklaşımı benimsemiş ve ülkesinin ekonomik çıkarlarını öncelikli kılma niyetindeydi. Ancak Joe Biden, başkanlık görevine başladığı ilk günde ABD’yi bu konuda yeniden uluslararası arenaya dahil etmek için gerekli adımları attı. Biden yönetimi, iklim politikalarını yeniden şekillendirerek, uluslararası işbirliği ve iklim değişikliğiyle mücadelede daha proaktif bir tutum benimseme kararı aldı.
Böylelikle, iklim değişikliği mücadelesinin kritik bir parçası olan Paris İklim Anlaşması’na ABD’nin olası katılımı ve geri çekilme süreci, global ölçekte çevresel sağlık ve sürdürülebilirlik açısından dikkate değer bir mesele haline geldi. İklim değişikliği konusunda atılacak adımlar, sadece devletlerin kendi iç politikalarıyla değil, aynı zamanda uluslararası topluluk ve BM gibi global organizasyonlarla da bağlantılıdır. Dujarric’in açıklamaları, böyle bir süreçte BM’nin rolünü ve uluslararası işbirliğinin önemini bir kez daha gözler önüne sermektedir.