Yarın, 2024 yılı itibarıyla resmi olarak başlayacak olan asgari ücret görüşmeleri öncesinde, ilgili tarafların işçi, işveren ve hükümet temsilcileri, taleplerini dile getirmeye devam ediyor. Bu süreçte son olarak Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), “Asgari Ücret Araştırması 2025” adlı raporunu yayımlayarak, asgari ücrete ilişkin isteklerini kamuoyuna açıkladı.
DİSK, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda resmi olarak yer almamasına rağmen, asgari ücret konusundaki etkili duruşunu sürdürmekte ve bu konuda kapsamlı veriler sunmaktadır. Raporda ortaya koyulan talepler ve araştırmalar, çalışanların yaşam standartlarını iyileştirmeyi hedefliyor.
ASGARİ ÜCRET BEKLENTİLERİ
DİSK-AR tarafından gerçekleştirilen araştırma, sendikanın asgari ücret beklentisini gün yüzüne çıkarttı. Araştırmaya göre, asgari ücretin belirlenmesinde yoksulluk sınırının bir kriter olarak dikkate alınması gerektiği vurgulandı. Özellikle, hanede iki çalışan olduğu varsayımından yola çıkarak, asgari ücretin en az yoksulluk sınırının yarısı civarında olması gerektiği ifade edildi.
TÜRK-İŞ tarafından açıklanan açlık ve yoksulluk sınırı araştırmalarına göre, Kasım ayı itibarıyla yoksulluk sınırı 66 bin 976 TL olarak hesaplandı. Bu veriler ışığında, DİSK’in asgari ücret talebinin yaklaşık 33 bin 500 TL olması gerektiği sonucuna varıldı. Yüksek enflasyon koşullarında asgari ücretin yılda bir kez belirlenmesinin, işçilerin ekonomik kayba uğramasına yol açtığına dikkat çekildi. Bu nedenle, enflasyon oranlarının tek haneli seviyelere inmesi durumunda, asgari ücretin yılda birkaç kez belirlenmesi gerektiği vurgulandı.
KAMU VE ÖZEL SEKTÖR FARKLILIĞI
Araştırmada ayrıca, özel sektör işçileri ile kamu görevlileri arasındaki maaş farklılıklarına da dikkat çekildi. 2024 Kasım itibarıyla en düşük memur maaşının 39 bin TL, kamu işçilerinin brüt en düşük ücretinin ise brüt 41 bin TL (net yaklaşık 33 bin TL) civarında olduğu belirtilerek, devletin özel sektör ile kamu işçileri arasında ayrım yapmasının Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olduğu ifade edildi.
DİSK, işçi, memur ve emeklilerin asgari ücret, maaş ve aylıklarının eşitlenmesi gerektiğini savunarak, asgari ücretin en az kamu işçisi ücreti ve en az memur maaşı dikkate alınarak hesaplanması gerektiği yönündeki taleplerini yineledi. Bu bağlamda, asgari ücretin mali adaletin sağlanması açısından önemli bir rol oynadığı vurgulandı.
Sonuç itibarıyla, DİSK’in yayımladığı rapor, asgari ücretin belirlenmesinde güçlü bir referans noktası olmayı hedefliyor. Asgari ücret tespitinde yaşanan sorunların çözülmesi ve işçilerin yaşam standartlarının iyileştirilmesi konusundaki taleplerin dikkate alınması, ilerleyen günlerde yapılacak görüşmelerin seyrini belirleyecek önemli unsurlar arasında yer alıyor.
