Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamalarda güncel konuları değerlendirdi. Peskov, Rusya ve ABD heyetleri arasında 10 Nisan 2023 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirileceği belirtilen görüşmeler hakkında sorulara cevap verdi. Peskov, “Tarafımız, Dışişleri Bakanlığı düzeyinde temsil edilecek. Bakanlık gerekli bilgiyi açıklayacak,” şeklinde bir bilgi sundu.
Görüşmelerin detayları ve muhtemel sonuçları hakkında daha fazla bilgi vermekten kaçınan Peskov, Rusya ile ABD arasında var olan gerginliklerin çözülmesi açısından bu görüşmelerin önemli olduğunu belirtti. Özellikle iki ülke arasında önemli bir mesele olan Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması’nın (New START) yeniden yürürlüğe girmesi konusu gündeme geldi. Peskov bu konuda, her şeyden önce ABD ile ikili ilişkilerin iyileştirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Peskov’un açıklamalarına göre, stratejik istikrara ilişkin müzakerelerin yürütülmesi için, ikili ilişkilerin belirli bir seviyeye ulaşması ve karşılıklı güvenin tesis edilmesi ön koşul olarak öne çıkıyor. Bu bağlamda, “Stratejik istikrara ilişkin müzakereleri şimdilik düşünmek zor. Çünkü bu tür müzakereler, ikili ilişkilerin belirli düzeye ulaşmasını ve karşılıklı güvenin sağlanmasını gerektiriyor,” ifadelerini kullandı.
Bu açıklamalar, dünya genelindeki güvenlik dinamiklerini etkileyecek önemli adımların atılabileceğine dair umutları artırsa da, Peskov’un dile getirdiği koşulların yerine getirilip getirilemeyeceği konusunda belirsizlikler de bulunuyor. Soğuk Savaş sonrası dönemde, Rusya ve ABD’nin silah kontrolü konusundaki müzakereleri genellikle zorlu geçmiştir ve mevcut gerginlikler bu süreçleri daha da karmaşık hale getirmektedir.
Uzmanlar, önümüzdeki görüşmelerin sonuçlarının sadece iki ülke arasındaki ilişkileri değil, uluslararası güvenlik mimarisini de etkileyebileceği konusunda hemfikir. Bu tür diplomatik adımların, özellikle silah kontrolü ve stratejik denge konularında kısa ve uzun vadeli etkileri olması bekleniyor. Her iki tarafın da, bu müzakereleri fırsat olarak değerlendirmesi durumunda, global barış için umut verici bir gelişme mümkün olabilir.
Bununla birlikte, ABD’nin mevcut yönetiminin Rusya ile olan ilişkilerde nasıl bir tutum alacağı ve bu görüşmelerin sonuçlarının nasıl şekilleneceği, uluslararası ilişkiler açısından merakla bekleniyor. Özellikle iki ülkenin nükleer silahlanma politikaları ve stratejilerinin ne yönde gelişeceği, dünya üzerindeki güç dengelerini önemli ölçüde etkileyebilir.
