Adana’da Soğuk Krizi: Ürün Kaybı Yüzde 80!

Adana’nın Çukurova bölgesi, 22 Şubat 2025 tarihinde başlayan ve dört gün süren bir don olayı ile büyük bir tarımsal krizle karşılaştı. Bu süreçte, gece sıcaklıklarının eksi 8 dereceye kadar düşmesi, özellikle narenciye başta olmak üzere birçok tarım ürününde yüzde 50 ila 80 arasında kayıplara yol açtı. Don olayının etkileri, hem üreticilerin hem de tüketicilerin yaşamını ciddi şekilde etkiledi.
Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Ahencan Tayakısı’nın düzenlediği basın toplantısında, don felaketinin boyutları hakkında önemli bilgiler paylaşıldı. Tayakısı, bu felaketten en çok etkilenen ürünlerin domates, patates, marul, karpuz, narenciye ve nektarin olduğunu belirtti. Üreticilerin bu ürünlerde çeşitlerine göre yüzde 50 ila 80 oranında zarar gördüğünü ifade ederken, bu durumun tarımsal üretimin neredeyse başlamadan sona ermesine neden olduğunu vurguladı.
Don felaketinin etkilerinin sadece üreticilerle sınırlı kalmayacağı da Tayakısı tarafından açıklandı. Yaşanan olumsuz gelişmelerin sebze ve meyve fiyatlarına doğrudan yansıyacağını kaydeden Tayakısı, “Doğu Akdeniz bölgesindeki bu durum, tarımın ve çiftçilerin yanı sıra ülke ekonomisine de büyük zarar verdi. Üreticiler, tüketiciler, ihracatçılar ve zirai ilaç bayileri bu durumdan olumsuz etkilenecek. Halkımız ise don felaketi ve mazot zamları nedeniyle gıdaya yüksek fiyatlarla ulaşmak zorunda kalacak.” dedi.
Bu durum, Türkiye’nin gıda egemenliğini de tehlikeye sokma potansiyeli taşıyor. Çiftçilerin yaşadığı ürün kayıpları, ülkenin tarımsal üretim kapasitesini olumsuz yönde etkileyerek, gıda fiyatlarının daha da artmasına neden olabilir. Tarım sektöründe oluşan bu tür krizler, sadece tarımsal üretim üzerindeki olumsuz etkilerle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda gıda güvenliğini de tehdit eden unsurlar arasında yer alıyor.
Düşen sıcaklıklar ve bunun yol açtığı don olayı, Tarım Bakanlığı’nın ve diğer ilgili kurumların dikkatini çekmiş durumda. Bu tür tarımsal felaketlerin önlenmesine yönelik alınacak tedbirler, gelecekte benzer felaketlerin yaşanmaması açısından son derece önemlidir. Ayrıca, çiftçilerin yaşadığı bu tür kayıpların telafi edilebilmesi için devletin alacağı desteklerin sürdürülebilir bir yapıda olması gereklidir.
Sonuç olarak, Çukurova bölgesinde yaşanan don olayı, sadece yerel değil, ulusal düzeyde önemli bir sorun haline gelmiştir. Çiftçilerin karşılaştığı zorluklar, üretim kayıpları ve artan gıda fiyatlarıyla birlikte, toplumun genelinde kaygılara yol açmaktadır. Bu kriz, tarım sektöründe daha geniş çaplı bir değerlendirme ve acil önlemler alınmasını zorunlu kılmaktadır.