Sırrı Süreyya Önder, PKK’nın yaptığı önemli bir açıklamanın ardından, ”Bugünden geçerli olmak üzere ateşkes ilan ediyoruz. Çağrının içeriğine olduğu gibi katılıyoruz ve kendi cephemizden çağrının gereklerine uyacağımızı ve uygulayacağımızı belirtiyoruz” açıklamasını ANKA Haber Ajansı’na değerlendirdi. Önder, bu açıklamanın kendileri açısından beklenen bir gelişme olduğunu ifade etti. Ayrıca, geride kalan sürecin zorlu kısımlarını aştıklarını ve önümüzdeki hafta devlet görevlileri ve siyasilerin katılımıyla birçok toplantının yapılacağını belirtti. Bu toplantıların birçok şeyin netleşmesi açısından önemli olacağını vurguladı ve önümüzdeki üç aylık sürede durumun daha da somutlaşmasını umut ettiğini dile getirdi.
Önder, ”Kandil’e Abdullah Öcalan’ın videolu mesajı mı gönderildi” sorusuna, ”İmralı’da çekim yapıldı ama gönderilip gönderilmediğini bilmiyorum” yanıtını verdi. Bu cevap, Öcalan’ın durumu ve iletişim yöntemleri hakkında pek çok soruyu gündeme getirdi. Önder’in bu yanıtı, sosyal medyada ve kamuoyunda tartışmalara yol açtı. Öcalan’ın mesajının yukarıda belirtilen görüşmelerde etkili olup olmayacağı merak ediliyor.
‘Önemli olan ortaya konulan irade ve kararlılık’
Sırrı Süreyya Önder, silahların bırakılması sürecinin pratiğiyle ilgili sorulara da yanıt verdi. Önder, ”Onlar için şimdiden hiçbir şey söyleyemem. Önemli olan ortaya konulan irade ve kararlılık. Gerisi her türlü düzenlenir” diyerek, sürecin önemli bir aşamasında olduklarını vurguladı. Bu açıklama, PKK’nın silahlı eylemlerine son verme iradesinin önemi üzerinde durarak, taraflar arasında bir güven artırma çabası olarak değerlendirildi.
Bundan sonraki süreçte, dünya, bölge ve Türkiye siyasetinin nasıl şekilleneceğine dair bir soruya yanıt veren Sırrı Süreyya Önder, ”Önce samimiyetle ve ciddiyetle biz kendi gündemimizi Türkiye olarak bir hale ve yola koyarsak, dünyayı ve bölgeyi değiştirebilecek güçte demokratik hamleler birbiri ardına gelir” ifadelerini kullandı. Bu yorum, Türkiye’nin iç politikası ve uluslararası ilişkileri açısından önemli bir dönüşüm potansiyeli taşıdığına işaret ediyor. Önder, bu süreçte Türkiye’nin attığı adımların, sadece ulusal değil, bölgesel ve küresel etkiler de yaratabileceğini vurguladı.
