Son günlerde sosyal medya üzerinden çiçek satışı yapan Kıvanç Şensöz ile çiçekçilikle uğraşan Eşref Yunus Yıldırıcı arasında yaşanan olay, yine sosyal medya platformlarında dikkat çekti. Kıvanç Şensöz, yabancı uyruklu eşi Dara Şensöz ile birlikte çiçekleri tanıtan fotoğraflarını paylaşırken, Eşref Yunus Yıldırıcı’nın kız kardeşi Firdevs Yıldırıcı, Şensöz’ün eşinin fotoğrafını kendi çiçekçilik hesabında paylaştı. Bu durum, Şensöz tarafından hoş karşılanmadı ve büyük bir tartışmaya yol açtı. Kıvanç Şensöz, yapılan paylaşım üzerine, “Neden karımın fotoğrafını paylaşıyorsunuz, emek hırsızısınız” diyerek sert bir yanıt verdi.
Bu olay sonrasında, Kıvanç Şensöz, Eşref Yunus Yıldırıcı ile yüz yüze görüşmek istedi. Görüşme, 12 Ekim 2024 tarihinde, Antalya’nın Kepez ilçesindeki Altınova Mahallesi’nde bulunan bir çiçek deposunda gerçekleşti. Görüşme sırasında aniden saldırgan bir tavır sergileyen Kıvanç Şensöz, Yıldırıcı’ya yumruk atarak onu yere düşürdü. Ardından Yıldırıcı’yı defalarca tekmeleyen Kıvanç Şensöz, saldırının ardından olay yerine gelen Ali Okur isimli dayının müdahalesiyle durduruldu. Ambulans çağrılsa da sağlık ekipleri, bilinci kapalı olan Eşref Yunus Yıldırıcı’yı hemen Kepez Devlet Hastanesi’ne kaldırdı. Ancak genç adam, hastanede komaya girdi ve kısa bir süre sonra hayatını kaybetti. Bu olayın ardından Kıvanç Şensöz, gözaltına alındı ve çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.
Olayın ardından yapılan otopsi raporunda, Yıldırıcı’nın kafa travmasına bağlı olarak beyin kanaması nedeniyle hayatını kaybettiği belirlendi. Yıldırıcı’nın annesi Aysun Yıldırıcı, sanığın en ağır cezayı almasını isterken, olaydan önce yaşananları anlattı. Aysun Yıldırıcı, “Oğlumu gençliğinin baharında hayattan kopardı” diyerek acısını dile getirdi.
Mahkeme süreci devam ederken, tanık olarak dinlenen Eşref Yunus Yıldırıcı’nın dayısının eşi Hatice Okur, olay günü yaşanan süreci anlattı. Hatice Okur, Kıvanç Şensöz’ün olaydan bir gün önce, Yeğenlerini arayarak fotoğraf paylaşımına değindiğini ifade etti. Olay günü Kıvanç’ın depoda Eşref’i aradığını, ardından Eşref’in gelmesiyle yaşanan kavgayı gözleriyle gördüğünü belirtti. Hatice Okur, şahit olduğu anı, “Maktul Eşref kanlar içerisinde yerde yatıyordu” sözleriyle hatırladı.
Olay anının güvenlik kamerası kayıtlarının Mahkeme salonunda izletilmesi sonrasında, Yıldırıcı ailesi için oldukça duygusal anlar yaşandı. Eşref Yunus Yıldırıcı’nın babası Muhammet Yıldırıcı, “Oğlum şu anda evde olmalıydı, toprak altında değil” diyerek gözyaşlarını tutamadı. Kıvanç Şensöz ise, olayın ardından yaşadığı pişmanlığı dile getirdi ve Eşref’in, kendisinin eşinin fotoğraflarını paylaştığını söyledi.
Mahkeme, olaydan önce taraflar arasında gerçekleşen telefon görüşmelerinin bilirkişi tarafından incelenmesine karar verdi ve sanığın tutukluluk halinin devamına hükmederek duruşmayı erteledi. Olayın birçok kişiyi derinden etkilediği, özellikle Yıldırıcı ailesinin yaşadığı acının mahkeme sırasında somut bir şekilde hissedildiği anlaşılıyor.
