Almanya’da Seçimler: Kaçak Göç ve Yeni Yaptırımlar

Almanya’da, 23 Şubat 2025 tarihinde gerçekleştirilecek olan erken genel seçimler, ülkede birçok önemli değişime kapı aralayacak gibi görünüyor. Seçimler öncesi yapılan anketlerde, Hıristiyan Demokrat Parti (CDU) açık ara önde gidiyor. Bu partinin, kaçak göçün engellenmesi ve ‘tembel yabancılara’ yönelik yeni yaptırımlar planladığı ortaya çıktı. Bu bağlamda, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi de benzer bir yaklaşım sergiliyor.
CDU, daha önceki açıklamalarında, seçimleri kazanması durumunda AfD ile herhangi bir koalisyon yapmayacaklarını belirtmişti. Ancak pratikte, iki parti birçok alanda işbirliği yaparak ortak projeler geliştirmekte. Örneğin, Almanya’nın Schwerin kentinde, sosyal yardımlardan faydalanan ve iş kabul etmeyen yabancılara maddi desteğin sona erdirilmesine yönelik bir öneri, her iki parti tarafından birlikte kabul edildi.
ÇALIŞMAYANA ZORAKİ 1 EURO’LUK İŞ
Thüringen Eyaleti’nde olduğu gibi, başka eyaletlerde de Suriyeli ve Türk kaçak göçmenlere, saatte 1 Euro ya da 2 Euro gibi sembolik bir ücretle iş teklif eden durumlar gözlemleniyor. Bu nedenle, bazı yabancılar, özellikle Schwerin Kenti ve Macklenburg-Vorpommern Eyaleti gibi yerlerden ayrılıyor. Göçmenlerin bu durumu, hem çalışma şartlarının koşulları hem de yaşam kalitelerinin düşmesi sebebiyle yaşanıyor.
HIZLI SINIR DIŞI VE KISITLAMALAR
CDU, eğer seçimlerden sonra hükümeti kurarsa, suç işleyen yabancıların hızlı bir şekilde sınır dışı edileceğini duyurdu. Ayrıca, ülkeye kabul edilmeden önce sınır dışı işlemlerinin yapılmasını ve iş kabul etmeyenlerin sosyal yardımlarının kesilmesini öngörüyor. Bu uygulamalar, toplumda göçmenlere karşı artan olumsuz algıyı azaltma çabasının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
AfD, bu sert politikaları desteklemekle kalmayıp, vatandaşlık yasasında da değişiklikler yapılmasını talep ediyor. Her iki parti, Almanya’ya ilk kez gelenlerin ‘geçerli oturma izni olmadan geçen sürelerinin’ vatandaşlık başvurularında dikkate alınmaması gerektiğini vurguluyor. Mevcut durumda, sürelerin kısaltılması gerektiği yönünde öneriler sunarak, 5 yıllık kolay ve hızlı vatandaşlık süresini yetersiz buluyorlar. Bunun yanı sıra, iki partinin bir diğer önemli hedefi de çifte vatandaşlıkla ilgili kısıtlamalar getirmek. Bu kapsamda, detayların seçimden sonraki bir yıl içinde netleştirilmesi planlanıyor.
Özetle, 23 Şubat 2025 tarihinde gerçekleşecek olan erken genel seçimler, Almanya’daki göç politikaları ve sosyal yardımlar üzerine önemli değişikliklere zemin hazırlayacağa benziyor. Hıristiyan Demokrat Parti ve AfD’nin ortak politikaları, göçmenlere yönelik sert tedbirler ve yeni düzenlemeler içeriyor ve bu durum, toplumda tartışmalara yol açma potansiyeline sahip.