İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesinin Suriye’deki işgalleriyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Terörist grupların etkisini azaltmak için belirli bölgeleri işgal eden İsrail, Hermon Dağı’nın zirvesinden uluslararası hukuka meydan okudu. Netanyahu, burada yaptığı açıklamada, Suriye’deki ‘tampon bölge’ olarak adlandırılan işgal altında olan bölgelerden asla ayrılmayacaklarını vurguladı. Bu durum, bölgedeki gerginliği artıran bir durum olarak dikkat çekti.
İsrail’in bu hamlesine karşılık Türkiye, anında sert bir tepki verdi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalarla, İsrail’in işgalci eylemlerinin kınandığı ve uluslararası anlaşmalara uygun davranarak kendi sınırlarına çekilmesi gerektiği ifade edildi. Bu tür bir işgalin uluslararası normlarla çeliştiği belirtildi ve Türkiye’nin duruşu, kamusal platformlarda yankı buldu.
İsrail’in bu tartışmalı adımlarının ardından, İsrail basınında yer alan Israel Radar sitesi, Türkiye ve İsrail arasındaki olası bir savaşın tarihine atıfta bulunan 2020 senesinde yayımlanan bir makaleyi yeniden paylaştı. Makalede ortaya konulan düşünceler, iki ülke arasındaki ilişkilerin son zamanlarda nasıl tırmandığını ele alıyordu.
KENDİ İŞGALLERİNİ TÜRKİYE’YE YANSITIYORLAR
Israel Radar sitesindeki habere göre, Türkiye’nin nükleer silah geliştirme çabalarının, İsrail için endişe kaynağı haline geldiği iddia ediliyor. Makalede, Türkiye ve ABD ilişkilerinin kötüleşmesi sonucunda Türkiye’nin Orta Doğu’da daha agresif bir güç haline geleceği, bu durumun ise 2030 yılına kadar Türkiye’nin nükleer silah elde etmesi için İsrail ile savaşma ihtimalini artıracağı belirtiliyor.
Ayrıca, Türkiye’nin Gazze’de yaşanan çatışmalara yönelik tepkileri ve ‘İsrail düşmanı Arap halklarına’ sağladığı destek, bu savaşın olasılığını artıran unsurlar arasında sayılıyor. 2009 yılında yayımlanan bir kitaba atıfta bulunan İsrail basını, Türkiye’nin konumunun kritik bir zemin bulduğunu ve bu durumun iki ülke arasındaki gerilimi tırmandırabileceğini öne sürüyor.
İsrail’in basın kuruluşunun, Türkiye ile ilgili bu analizleri 2009 yılında yayımlanan bir kitaba dayandırdığı ifade ediliyor. Kitabın yazarları, “Türkiye’nin İsrail’in düşmanı haline gelmesini önlemek için dikkatli bir strateji izlenmeli” önerisinde bulunuyor. Bununla birlikte, İsrail’in Türkiye’nin kendi çıkarlarına yönelik tehditlerine karşı güç kullanmaya hazır olduğunu açıkça belirtmesi gerektiği vurgulanıyor.
