Gündem

Çayırhan Satışı İhale Skandalı: Tepkiler Büyüyor!

Türkiye’de iktidar, Çayırhan Termik Santrali ile birlikte lojman ve maden sahalarını 2 milyar lira değeriyle satma girişiminde bulundu. Ancak, bu satış planı, işçilerin günler boyunca süren eylemleri ve geniş çaplı tepkiler sonucunda ertelendi. Ayrıca, bu projeyle ilgili olarak belirlenen ihaleye katılmaya hazırlanan yandaşların da geri çekildiği gözlemlendi.

Öte yandan, Ankara’nın Kavaklıdere semtinde bulunan ABD Büyükelçilik binası, önceki gün 700 milyon liraya alıcı buldu. Bu durum ilginç bir karşılaştırma ortaya koydu; zira, ABD’linin sahip olduğu 23 dönümlük arsa, Çayırhan Termik Santrali’nin değerinin üçte biri olarak değerlendirildi. Bu durum, bazı sosyal ve siyasal tartışmaları da beraberinde getirdi.

Santralle birlikte satılacak olan 800 lojman

ÇAYIRHAN’IN 3’TE BİRİ 

CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, bu konuyla ilgili yaptığı açıklamada, özelleştirilme adı altında gerçekleştirilen işlemleri açıkça “soygun” ve “vatana ihanet” olarak nitelendirdi. Öztunç, “Ankara’nın Kavaklıdere semtindeki ABD Büyükelçilik binası 700 milyon liraya satılıyor. Ama ABD’linin 23 dönümlük arsası, bizim kıymetli Çayırhan’ımızdan daha mı değerli? Bu zihniyet, ülkemizin değerli varlıklarını yok pahasına yandaşlarına peşkeş çekmeye devam ediyor” diye vurguladı.

Diğer bir partili, CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış ise, “Tulumbada su kalmayınca altın yumurtlayan tavuğu kesmenin peşindeler” diyerek eleştirilerini sürdürdü. Kış, Çayırhan Termik Santrali’nin 6 taksitle ve Türk lirası üzerinden satılması planlarının akıl ve izanla çeliştiğini, bu durumun business dünyasında kabul edilemez olduğunu belirtti. Ayrıca, “Amerikalının arsası bizim Çayırhan’ımızdan daha mı değerli?” diyerek bu durumu sorguladı. Kış, son olarak tüyü bitmemiş bir yetimin hakkının dahi bu zihniyet tarafından hiçe sayıldığını ifade etti.

Özetle, Çayırhan Termik Santrali’nin satışı etrafında dönen tartışmalar, sadece ekonomik değil, aynı zamanda etik boyutlara da erişiyor. İşçilerin eylemleri ve siyasetçilerin sert açıklamaları, bu işlemlerin ne kadar tartışmalı ve sosyal adalet bağlamında ne denli sorunlu olduğunu ortaya koyuyor. İktidarın dolaylı olarak yandaşlarına finansal fayda sağlamaya çalıştığı öne sürülüyor ve bu durum, toplumda geniş yankı buluyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu