Altın ithalatına getirilen kota, Türkiye’de kaçakçılığı artırdı. Özellikle İstanbul Havalimanı ve diğer sınır kapılarından kaçak altın girişlerine dair haberler sıklıkla gündeme gelmektedir. Bu durum, küçük yatırımcıları da tıpkı döviz piyasasındaki belirsizlikler gibi sahte altın endişesiyle kuşatmaktadır. Kapalıçarşı’daki kuyumcular, altının gerçek mi yoksa sahte mi olduğunu nasıl anlayacaklarına dair çeşitli bilgiler vermektedirler. Kuyumcu Halik Akçalı, altının sahte olup olmadığını belirlemenin yöntemlerinden bahsederken, “Sahte altını kimyasal yollarla tespit ediyoruz. Farklı konsantrasyona sahip asitlerle kontrol yapıyoruz. 14 ayar, 18 ayar, 22 ayar için özel asitlerimiz mevcut ve bu asitler sayesinde hem altın olup olmadığını hem de hangi ayar olduğunu belirliyoruz.” demiştir.
Kuyumcu Halik Akçalı, sahte altının nasıl anlaşılacağını uygulamalı bir şekilde açıklarken şunları belirtmiştir: “Sahte altını tespit etmenin en etkili yöntemi kimyasal testlerdir. Geçmişte altının gerçekliğini anlamak için daha çok dokusuna ve sesine bakılıyordu, ancak şimdi teknoloji sayesinde çeşitli asitler kullanarak kontrol ediyoruz. Mihenk taşı kullanarak altının kimyasal tepkisini gözlemliyoruz.” Anlattığına göre, bir mihenk taşına altın sürüldüğünde, altın izinin kalması beklenirken, sahte malzeme bu izin kaybolmasına neden olmaktadır.
‘Başka türlü altın zaten kimyadaki adı soy metal, asil metal’
Akçalı, sahte altının ayırt edilmesinin önemli bir örneğini verirken, “Eğer mihenk taşına sürülen altın, belirli bir ayar altın olabilirse, kimya ile ayarlanmış asitler kullanılmak suretiyle bunun doğruluğu sağlanabilir. Örneğin, 18 ayar ve 22 ayar için farklı testler uyguluyoruz” dedi. Sahte malzeme ile gerçek altın arasındaki farkı gösteren testler, usta kuyumcular tarafından yapılırken, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte makinelerle de aynı işlemler yapılabilmektedir.
Kuyumcu Ayhan Oğuz, altın tespiti konusunda makine kullanmanın öneminden bahsederek, “Modern makineler sayesinde altının ayarını belirlemek çok daha kolay hale geldi. Müşterilerimiz için gerçek altın garantisi sunmak en önemli önceliğimizdir. Hiçbir kuyumcu sahte altın satmaya tenezzül etmez, her zaman gerçek altın satar” şeklinde ifadelerde bulunmuştur.
‘Altın kotası serbest bırakılsa kaçak gelmesine gerek kalmayacak’
Ayrıca, kuyumcular arasında mevcut olan altın talebinin karşılanmadığı ve bu durumda kaçakçılığın arttığı konusuna da değinilmiştir. “Türk halkı altına büyük bir ilgi duyuyor, ancak devletin koyduğu kota nedeniyle bu talep karşılanmıyor. Bu yüzden, insanlar kaçak yollarla altın getirmeyi seçiyorlar. Eğer kota serbest bırakılırsa, bu durum ortadan kalkar ve herkes gerçek altına ulaşabilecektir” dedikleri belirtildi. Hükümetin durumu gözden geçirmesi gerektiğine dikkat çekilmiş ve mevcut sıkıntıların aşılması için bazı reformların gerekliliği vurgulanmıştır.
Sonuçta, Türkiye’de altın ithalatının kontrolü noktasında karşılaşılan sorunlar, kuyumcuların sahte altın tespit yöntemleri ve halkın talepleri arasındaki dengesizlik, ülke ekonomisi üzerinde etkili olabilir. Devletin politikaları, bu hususların çözümü açısından kilit rol oynamaktadır.
Kaynak: ANKA
